bilgi@mehmetdadaci.com   (0332) 223 7965    

BASI YARALARI


BASI YARALARI (YATAK YARALARI, DEKÜBİT ÜLSERLERİ)
 
Dekübit ülserleri, genelde yatalak hastalarda oluştuğu için halk arasında ‘yatak yarası’ olarak bilinir. Dokuya olan baskı damar dolaşımı (mikrosirkülasyon) basıncından fazla ise iskemiye yol açar. Bu süre sık ve uzun olduğunda ise çeşitli derecelerde bası yaraları oluşur. Vücutta en çok, kemik dokunun cilt dokuya yakın olduğu noktalarda ve basının izlendiği bölgelerde izlenir. Kalça yanlar, kalçaların ortası, uyluk üst dış taraf, topuklar ve daha nadiren sırt, kol, burun sırtı bölgelerinde izlenir. Genelde yoğun bakım hastaları, yatalak ve kötü durumda hastalar, felç durumdaki hastalar, tekerlekli sandalye kullanan hastalarda izlenir. Tüm yatan hastaların %9’unda, kronik bakım gerektiren hastaların ise %50’sinde izlenir.
 
Yatak yarası oluşumu için risk faktörleri nelerdir?
- İmmobilizasyon ( Hareketsizlik, sürekli aynı pozisyonda yatar veya oturur olma durumu)
- İnkontinans ( idrar kaçırma)
- Yetersiz beslenme ve diğer beslenme problemleri
- Bilinç düzeyi sıkıntıları
 
Basının dercesine göre, yeterli kan akımı alamayan dokularda zamanla bazı değişiklikler olur ve bası yaraları farklı evrelerde izlenir:

Evre 1: Cilt sağlamdır. Eritem (kızarıklık) vardır.
Evre 2: Ciltte kısmi kalınlıkta kayıp bulunur. Yara sıyrık, su toplaması gibi yüzeyeldir.
Evre 3: Tam kat cilt kaybı vardır. Cilt ve cilt altı nekroz; derin siyah veya açık yaralar mevcuttur. Fasya dokusu derini etkilenmemiştir.
Evre 4: Derin yara, kas, kemik, eklem, tendon gibi derin yapılarda doku kaybı ve zedelenmeyle karakterizedir.
 
 TEDAVİ:

1- Mümkünse basının ortadan kaldırılması, hastanın hareket ettirilmesi, rehabilitasyon
2- Sık pozisyon değişimi
3- Havalı yatak kullanımı
4- İdrar ve gayta temizliğinin sağlanması
5- Enfeksiyonun tedavi edilmesi
6- Var olan hastalıkların tedavisi
7- Nörolojik rahatsızlıkların ( spastisite gibi) tedavi edilmesi
8- Beslenmenin düzeltilmesi
9- Yara pansumanı ve cerrahi
     
Bası yaralarının tedavisinde en önemli faktörler basının ortadan kaldırılması, yaranın temiz tutulması ve yeni yaraların oluşmasının engellenmesidir. Bu sorunlar çözülmediği takdirde, yatak yarası ister pansumanla kapansın ister cerrahi yapılsın, aynı yerde ve/veya vücudun başka yerlerinde yatak yarası oluşma riski çok yüksektir.

Yara pansumanı için pek çok seçenek bulunmaktadır. Çeşitli pansuman solüsyonları, kremler, pomadlar, yara örtüleri, gümüşlü yara örtüleri kullanılmaktadır. Bazı yaraların pansumanı için negatif basınçla (vakum) çalışan pansuman teknikleri uygulanır. Bu teknik hem yaradaki akıntının dışarı alınması, hem enfeksiyonun kontrolü, hem de yaranın küçülmesi için başarılı sonuçlar vermektedir.
 
Hangi hastalarda cerrahi uygulanmaz?
Bazı hastalarda cerrahi tedavi gerekmez ya da uygun olmayabilir.
- Evre 1, 2 bası yaraları pansumanla kapanabilir.
- Küçük ve yüzeyel yaralar pansuman ve bası kaldırılması ile iyileşir
- Genel durumu bozuk, ameliyatı tolere edemeyen hastalar cerrahi dışı seçeneklerle tedavi edilir.
- Spazm, kontraktür gibi yara riskini arttıran durumlar tedavi edilemeyecekse cerrahi endikasyon yoktur.
- Bazı hastalar cerrahi seçeneği tercih etmeyebilir.
 
Cerrahi tedavi seçenekleri nelerdir?
Cerrahi tedavide, yaranın debridmanı ( ölü dokuların temziliği), ülser ve yalancı bursanın alınması, basıya sebebiyet veren kemik dokuların tıraşlanması yapılır. Yaranın kapatılması için yaranın bulunduğu yer, büyüklük ve durumuna göre pek çok seçenek vardır:

- Primer sutür (yara dudağının basit dikişlerle kapatılması)
- Deri greftleri (vücudun başka bir yerinden cilt nakli)
- Lokal veya uzak flepler (Yaraya yakın bölgelerdeki veya uzak bölgelerdeki cilt, fasya, kas dokuları kullanılarak)
 
Ameliyat nasıl yapılır?
Ameliyat lokal anestezi, genel anestezi ya da spinal blok ile yapılabilir. Hastanın problemli alanı ve nörolojik rahatsızlığına göre karar verilir. Yapılacak ameliyatın şekline yaranın büyüklüğü ve yerine göre karar verilir.
 
Cerrahi komplikasyonları nelerdir?
Her cerrahide olabilecek enfeksiyon, yara açılması, hematom oluşması gibi sıkıntılar bu ameliyatlarda da gözlenebilir. Uygun yara bakımı yapılamazsa ve bası ortadan kaldırılmazsa, yatak yarası tekrarlaması riski çok yüksektir.
 
Ameliyattan sonra iyileşme nasıl olur?
Ameliyattan sonra, sahadaki sıvı ve kan birikimini önleyen negatif basınçlı drenler 1 haftaya kadar yerine kalabilir. Dikişler 2-3 hafta sonra alınır. Ameliyattan sonra, opere edilen bölgeye 3-4 hafta bası uygulanmaz ( üzerine yatılmaz). Mümkünse havalı yatak kullanılır. En az 2 saatte bir hastanın pozisyonu değiştirilir. Uygun ve yeterli beslenme sağlanmalıdır. Daha sonra gün içinde yavaş yavaş bası süresi arttırılır. Var olan enfeksiyon tedavisi 1 hafta daha devam edilir. Pansumanlar ve yaranın temizliği önemlidir. İdrar ve gayta ile bulaşma engellenmeye çalışılmalıdır. Basıya maruz kalan diğer bölgelerde erken evrede hemen tedaviye başlanmalı ve yeni yaralar oluşmasının önüne geçilmelidir.
 
Tedavi edilmeyen yaraların ne gibi riskleri vardır?
Tedavi edilmeyen yaralarda en önemli risk, uzun süre iyileşmeyen kronik yaralarda oluşabilen ‘Marjolin ülseri (Skuamöz hücreli kanser)’ adı verilen agresif seyreden ve metastaz (diğer organlara sıçrama) riski yüksek olan bir kanser gelişmesidir.

Diğer riskler daha çok yara ve hasta bakımı uğraşısı problemleri ve enfeksiyon oluşumu ile ilgilidir.